30 Ağustos Zafer Bayramı’nın pandemi gerekçesi ile yasaklanmasına tepkiler büyüyor.
İçişleri Bakanlığı, 30 Ağustos Zafer Bayramı kutlamalarıyla ilgili yasaklama kararının olmadığını, bakanlığın her türlü tedbir kararını tüm etkinlikler için hiçbir ayrım gözetmeden aldığını iddia etti.
Sosyal medya kullanıcıları ise açıklama karşısında Ayasofya’daki ilk cuma namazını hatırlattı.
İçişleri Bakanlığı “İçişleri Bakanlığınca 30 Ağustos Zafer Bayramı kutlamalarının yasaklandığı” haberlerine yanıt verdi.
Ulusal ve Resmi Bayramlar İle Mahalli Kurtuluş Günleri, Atatürk Günleri ve Tarihi Günlerde Yapılacak Tören ve Kutlamalar Yönetmeliği hükümleri uyarınca icra edilen 30 Ağustos Zafer Bayramı kutlamaları ile ilgili Bakanlıkça alınan yasaklama kararının bulunmadığı aktarılan açıklamada, 19 Ağustos 2020 tarihli yazıyla yapılan düzenlemenin, Covid-19 salgını ile mücadelede içerisinde bulunulan kontrollü sosyal hayat süreci içerisinde alınması gereken tedbirlerin valiliklere bildirilmesi olduğu kaydedildi.
Açıklamada, bu çerçevede Covid-19 salgını ile mücadele sürecinin başladığı andan itibaren diğer dini ve resmi bayramlarda olduğu gibi bayram kutlamalarında kamu görevlileri başta olmak üzere vatandaşların fiziki mesafe kurallarına aykırılık oluşturacak şekilde kalabalıklara neden olunmaması için bazı tedbirlerin alınması ve çeşitli kısıtlamalara gidilmesinin valiliklerden istenildiği belirtildi.
Benzer uygulamaların bu yıl içerisindeki 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı, 19 Mayıs Atatürk’ü Anma ve Gençlik ve Spor Bayramı, 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü programları ile Ramazan ve Kurban Bayramı bayramlaşma programları için de yapıldığı ileri sürülen açıklamada, Covid-19 salgınının yeniden ivme kazanmaya başladığı bu günlerde bulaşıcılığı çok yüksek olan hastalığın yayılımını azaltmak için her türlü etkinliğin belirlenen kurallar çerçevesinde mümkün olan en kısa sürede tamamlanmasının bir zorunluluk olduğu belirtildi.
Önümüzdeki günlerde 98’inci yıl dönümü kutlanacak Zafer Bayramı’nın da içerisinde bulunulan salgın koşullarına göre kutlanması, çelenk sunma ve şehitlik ziyaretlerinin asgari katılımla gerçekleştirilmesi, bunun dışındaki etkinliklerin ise yüz yüze etkinlikler yerine özellikle dijital imkanların kullanılarak yapılmasının salgınla mücadelenin bir gereği olarak çıktığı belirtildi.
Açıklamada, bu doğrultuda resmi programlarda resepsiyonların yapılmamasının da salgınla mücadele sürecinin bir gereği olduğu aktarıldı.
Salgının şehir, bölge, kişi, etkinlik gibi unsurlara göre hareket etmediğinin bilinmesi gerektiğine dikkat çekilen açıklamada, devletin ve özelinde İçişleri Bakanlığının her türlü tedbir kararını tüm etkinlikler için hiçbir ayrım gözetmeden aldığı iddia edildi.
