12 Mart 1971 tarihinde Türk Silahlı Kuvvetleri’nin Genelkurmay Başkanı Memduh Tağmaç, Kara Kuvvetleri komutanı Faruk Gürler, Deniz Kuvvetleri komutanı Celal Eyiceoğlu ve Hava Kuvvetleri komutanı Muhsin Batur’un imzasıyla Cumhurbaşkanı Cevdet Sunay’a bir muhtıra vererek hükûmetin istifaya zorlandığı askerî müdahale’nin 50. yılında Demokrat Parti Genel Başkanı Gültekin Uysal, ‘Hedefi Millet olan, Milletin iradesi olan bir ihanet vakasının daha yıldönümü bugün. ‘ sözüyle birlikte şu ifadeleri kullandı;
“1960’tan başlayarak, hatta belki Cumhuriyet’in ilanından başlayarak “hakimiyet-i milliye” ilkesinden rahatsız olan, kendi iradelerini Aziz Milletimizin iradesinden üstün tutan bir anlayışın bir kez daha sahnelediği ihanetin yıldönümü.
Memleket için “adalet, demokrasi ve kalkınma” denklemi ile, Milletimiz için “hak, hürriyet ve huzur” gayreti ile hizmet eden Demokrat Geleneğin ikinci kez gayri-milli bir hizaya getirilmek istendiği günün adıdır 12 Mart.
Darbeler, askeri ya da odağı hangi merkez olursa olsun meşruiyet dışı tüm müdahaleler demokrasiyi hedef almıştır,almaktadır.Türkiye’de ise ironik biçimde darbelerin muhatabı her daim demokratlar olmuş, o ihanet merkezleri Demokratları konu ederek fasit emellerini dışa vurmuştur.
Millete, demokrasiye, hak ve hürriyetlere olan düşmanlıklarını, 1965’te başlayan kalkınma ivmesinin önünü kesmek konusundaki kararlılıklarını Adalet Partisi ve Başbakan Süleyman Demirel’i hedef alarak ortaya koymuşlardır.
Demokratlar kah darağacına kah zindanlara yollanmış, kah yasaklarla karşılaşmış; ancak bir asrı geçen bir zamandır Demokratik değerlerle, bir asırdırsa Cumhuriyetin değerleri ile vucut bulacak “Büyük Türkiye” özleminden vazgeçmemiştir.
Demokrasi cesurların inancıdır. Demokratlar cesurlardır. Tecrübe ile sabit olduğu üzere bu misyonun temsilcileri, bizler de hiçbir baskıya, korkutmaya, çeşitli şekillerde gösterilen sopalara boyun eğmeden bu hasretin vuslatı için çalışmaya devam edeceğiz.
Vesilesiyle başta 12 Mart olmak üzere tüm darbeleri lanetliyor,Milletimizin vicdanında mahkum olan darbecilerin ruz-i mahşerde hesap vereceğine inanıyor, ilahi adaletin bir zaman aşımı olmadığından emin olarak darbelerde şehadete eren herkesi rahmele ve saygıyla anıyorum.”
