Demokrat Parti Genel Başkanı Gültekin Uysal, Halk Tv’de Gazeteci Suat Toktaş’ın sorularını yanıtlayarak gündemle ilgili önemli değerlendirme ve açıklamalarda bulundu. ”Ekonomik sıkıntının temeli; kravatlı soygun! ” diyen Gültekin Uysal’ın verdiği röportajın satırbaşları şu şekilde;
- Bir büyük travma yaşıyoruz. Değerlerimiz, dinamiklerimiz büyük yıkıcı bir tehditle karşı karşıya, AKP artık “Demokrasi oyunu”nu oynamayacak. Yapılanlardan bunu anlıyoruz.
- Ekonomideki isim değişiklikleri ile mutlak iktidarın mutlak sorumlusu Sayın Erdoğan’ın sorumluluktan kaçma imkanı yok!
- Türk Milleti kendilerine bir beş yıl daha verse bugüne kadar yapamadığınız neyi yapacaksınız? Sınandınız ve kaybettiniz!
- AKP’nin tek gayesi var olan iktidarını ‘hangi yöntemle olursa olsun’ sürdürmek!
- Ekonomideki isim değişiklikleri ile mutlak iktidarın mutlak sorumlusu Sayın Erdoğan’ın sorumluluktan kaçma imkanı yok!
- Sanki “nasıl kötü işler yaparız da Berat Albayrak daha iyiydi derler” gibi bir gayret var.
- 83 milyonun kaderini etkileyen ne varsa konuşulacak. Kendi içlerinde aile içindeki kavga bizlere zarar veriyorsa, bu keyfi anlayış zarar veriyorsa elbette konuşacağız. Aksi halde kimsenin aile içi sorunları bizi alakadar etmez!
- Milletimiz maruz kaldığı krizleri hep aşmıştır. Bir sağduyu ile bu aklı oluşturmak için çalışıyoruz.
- Türkiye’nin tek meselesi iktidar değişikliği değil. Bütün alanlardaki çöküşü kaldıracak bir kurucu akla, lider kadroya ihtiyaç var.
- Kendilerine göre tarihi yazmak anlayışında olanlar, bir hesaplaşma ile iş yapıyorlar. Selçuk Üniversitesi’nde Sayın Demirel’in ismini kaldıranlar gerçeklere gözlerini kapatıyorlar.
- Merhum Cumhurbaşkanımız ve Genel Başkanımız Süleyman Demirel bu hareketi “doğruluğu ispat edilmiş çizgi olarak” anmıştı.
- Bugün konuştuğumuz “demokrasiye geçiş” meselesidir.
- Milletten yetki alan milletvekilleri millet aleyhine kanun çıkarır hale geldiler! Bu sistem buna sebep oldu
- HDP Erdoğan’a destek vermiş olsa o kapatma açılır mıydı; hayır! Sorun budur. Zaman ve şartlara göre kurgulanan bir hukuki düzen. İktidar kapatma davasını siyasi iklimi zehirlemek için bir manivela görüyor. Kapatılmasını istediklerinden değil!
- MHP de AKP de birbirine muhtaç halde. Dini, milli, hamasi bir iklim var. Bu iklimin belirleyicisi de MHP’nin ittifaktaki varlığı.
- AKP ilk döneminde bir kadro hareketiydi. Ortak aklı işletebiliyordu. Çoğunlukla siyasal kariyerleri burada şekillenmiş isimler seçildi.
- “Kızımızın vakfından bakanlar, oğlumuzun derneğinden bürokratlar” çizgisine getirdiler.
- Biz bir husumet duygusu ile değil değerlerle siyaset yapıyoruz.
- Sayın Kılıçdaroğlu’nun süreçte aldığı inisiyatifler yaşanan krizlerden çıkış için önemli bir mahiyete sahip.
- İstanbul Sözleşmesi’nin iptali üzerine Sayın Şentop’un Montrö hatırlatması “testide ne varsa dışına o sızar” sözünü hatırlatıyor. İmkanları olsa geriye gidip Berlin Antlaşması, Karlofça diyecekler.
- Ekonomik sıkıntının temeli; kravatlı soygun! Bir kravatlı soyguna tabii tutarak kamu kaynaklarını nasıl yağmalandığını her gün yaşıyoruz…
- FETÖ yapılanmasından rahatsızlıkları yoktu! İşin ucu kendilerine dokunduğunda “yandım anam” dediler.
- Ayakta kalmayı başarmış kurumları, hakim olamadıkları yerleri kendileri için tehdit olarak görüyorlar.
- Laiklik bu ülkenin temel değeridir. Kaybetmeye başladıkça değerini daha iyi anlıyoruz. Birilerinin din düşmanlığı olarak lanse etmesinin aksine devletin yansızlığıdır.
- Tüm olumsuzluklara rağmen ülkemizin geleceği ile ilgili umutvarız. “Ya yeni bir yol bulacağız ya yeni bir yol açacağız”