Haberleşme konusunda çağın teknolojisinden yararlanma da geri kalmayan Osmanlı yönetimi 1847 yılında sarayda yapılan telgraf denemesi ardından, telgraf kullanılmaya başlar. 1854 Kırım Savaşı sırasında müttefiklerimiz İstanbul Varna arasına deniz kablosu döşer. Varna –Şumnu arasına havai hat kurar. Rusçuk- Bükreş yoluyla Avusturya Macaristan sınırına Avrupa şebekesiyle bağlantı sağlanır.1855 yılında İstanbul-Edirne,1860 yılında İstanbul-Ankara telgraf hattı açılır.1861 yılında bu hat Kerkük’e kadar uzatılır.1865 yılında Osmanlı Devleti Uluslar arası Telekominikasyon Birliği kurucu üyesi olur.[1]
Telefon ve Telgrafla birlikte Telsiz telgraf da kullanılmaya başlar.
– İzmir’den Sakız adasına Telgraf hattı inşa edilir.Çeşmeye yapılacak telgrafhaneye müdür,muhabere memuru ve sıra çavuşu tayin edilir 21 ekim 1868,[2]
– İzmir Çeşme arasına telgraf hattı kurulur, 1869,bir yıl sonra hat yenilenir.
-İzmir’den Çeşme’ye çekilen Telgraf hattına Urla’da dahil edilir 18 şubat 1869,
Alman Siemens Halske şirketi ile anlaşma yapılarak 12 Aralık 1905 de Gelemiş (Kaş) ile Derne arasında iki istasyon kurulur.[3]
Araştırmacı yazar Özgür Sanal Derne vericisinin 115 yıl önce çekilen fotografını ve vericide görevli Dr. Süleyman Emin Efendi’nin fotografını yayınlar [4].
[1] Reşat Alşan,Cumhuriyetin kuruluşu ve ilk on beş yılında PTT işletmesi.
[2] Osmanlı Arşivleri
[3] Yavuz Çorapcıoğlu
[4] Özgür Sanal “Bursa’da tarih meraklısı Libya’da kurulan telgraf istasyonunun 115 yıllık fotografına ulaştı. 2 Ağustos 2020
Trablusgarp Derne Vericimiz –Özgür Sanal’dan
Afrika’da kalan son toprağımız Libya’ydı. 2’nci Abdülhamit burayla iletişimi sürekli kılmak için Almanya’daki bir firmayla iletişime geçerek istasyon kurulmasını istemiş. Buradaki bilgiler, Fethiye yakınlarında bulunan Patara Antik Kenti yakınlarındaki istasyona, buradan da İzmir üzerinden İstanbul’a aktarılıyordu. İstasyon 1904 yılında kurulmuş, 1905 yılında ilk deneme haberleşmesi başlamış. 1905 yılının ortalarında ise sürekli haberleşme sistemi başladı. Bu istasyon 1913 yılına kadar kullanılmış. 1913 yılında İtalyan işgalinde gemiden atılan top atışlarıyla iki istasyonun yok edildiği” bilgisini verir.
Trablusgarp Derne-Gelemiş Mekri Telsiz Telgraf hattı.
Osmanlı Meclisinde yapılan görüşmelerde Çeşme’nin doğusundaki Alaçatı’ya bir telsiz istasyonu kurulması uygun bulunur. (8 Haziran 1908)
-Çeşme Telgraf merkezi Alaçatı’ya nakledilir 5 Mart 1916,
-Çeşme Sakız kablosu tamir edilir 24 ekim 1918,
-Derne’den Bodrum arasında bir hat kurulması kararı alınır.
Alaçatı’ya bir Alman şirketi kablosuz telsiz istasyonu inşa etmeye başlar.Yöre halkı ilk defa elektrik ışığını ,çimento ve yapı malzemelerini görür.Konut inşaatı da başlar.Makina ve bileşenler Almanya’dan getirilir. “Alaçatı Reisdere yolu İstanbul dağı günümüzde Verici mevkii” denilen yere 200 dönümlük bir alana tek katlı,çift kiremitli çatılı taştan bir bina inşa edilir. Bina yanına 85 m yüksekliğinde 25 ton ağırlığında bir direk dikilir çelik tellerle tutturulur [1].
Alaçatı’da rum nüfus vardır.
İstanbul,Çanakkale,Almanya Nauen’le haberleşme testleri başlar.Osmanlı hükümeti 1911 yılının sonlarında tamamlanan Telsiz vericisini Alman şirketinden teslim alır .
Alaçatı’ya verici kurulması yörede memnuniyetle karşılanır ,verici’nin fotografı çekilir Rumca ve İngilizce üst yazı ile kartpostalı basılır.
Vericinin henüz çalışmaya başladığı ortamda İtalya ile ilişkiler bozulur savaş çıkar. İtalyan Donanması Çanakkale boğazı girişini bombalarken İtalyan kruvazörü Pisa Alaçatı’daki
[1]Efdal Sevinçli-İzmir Basın Tarihi Gazeteler,Dergiler. Kosmos (Dünya)(1908-1912/1916/1919/1922 İzmir’de yayımlanan,bol resimli,kaliteli bir magazin dergisiydi.s.55
Kosmos (Dünya) İzmir’de yayımlanan Rumca magazin dergisi.
Telsiz istasyonumuzu tahrip eder. 1869 yılında Alaçatı ‘da doğan Konstantinos Vlamos, Kosmos dergisinde Alaçatı vericisinin kuruluşunu ve tahrip edilmesini yazar.
[1]Efdal Sevinçli-İzmir Basın Tarihi Gazeteler,Dergiler. Kosmos (Dünya)(1908-1912/1916/1919/1922 İzmir’de yayımlanan,bol resimli,kaliteli bir magazin dergisiydi.s.55
Alaçatı Vericisinin günümüzdeki enkazı [1]
-Bombalamadan yaklaşık altı ay kadar sonra İtalyanlar tarafından kesilen Sakız-Bozcaada-Çeşme telgraf kablosunun tamir edilmesi ilgili kumpanyadan istenir [1].Hat onarılır.Çeşme Telgraf Merkezi Alaçatı’ya nakledilir.
1916 yılına kadar kullanılır .
Alaçatı vericisi kartpostalı, üzerindeki Yunanca ve İngilizce yazı Yunanistan tarafından haberleşme maksadıyla dikildiği propaganda maksadıyla basıldığını akla getirmektedir. Bu takdirde Yunan orduları geri çekilirken vericiyi tahrip etmiş olmaları askerlik kaidesi gereğidir !.
Türk ordusu 9 Eylül 1922’de İzmir’e girerken , Türk Hava Kuvvetlerinin Vecihi Hürkuş yönetimindeki bir tayyaresi İzmir’e girdiğinde ,önemli sayıda Yunan tayyaresini terk edilmiş olarak bulur. Yunan pilotları çok yakın mesafedeki Sakız adasındaki üslerine tayyarelerini korkudan uçuramamışken Alaçatı’daki Telsiz vericisini tahrip edecek de güçleri yoktur. Bu yönde bir bulgu yoktur.
Yunan ordularının tek kaçış kapısı Çeşme dir. Yığın halinde Çeşme de toplanmakta gemiyle Sakız adasına ulaşmaya çalışırlar.
9 Eylül 1922 günü İzmir’e giren Türk ordusunun Üsteğmen Selahattin Selışık komutasında ki bir birliği hiç durmadan yoluna devamla 15 Eylül 1922 günü Alaçatı’ya,16 Eylül’de Çeşme’ye ulaştır ama bir verici enkazı göremez.
Zira Alaçatı vericisi İtilaf Donanmasının Birinci Dünya Savaşı döneminde İzmir’i bombardımanı sırasında tahrip edilmiştir.
Çeşme Ilıca Telsiz Vericisi (Temsili)
Yunanca ,İngilizce “Küçükasya Çeşme Alaçatı” açıklaması ile basılan kartpostal unutulmuş bir olayın araştırılmasının sebebi olur.Alaçatı vericisinin yeri bulunur . Arazi rantının zirve yaptığı günümüz ortamında araziye kimler el koymuştur !.
Sanal ortamda yaptığım yardım davetime cevap veren Yaşar Ürük,Yavuz Çorapcıoğlu ve Kosmos dergisine atıfda bulunan Marianna Mastromati bilgi paylaşır. Hasan Gözener rehberliğinde yörede yapılan araştırma ile vericinin yeri İbrahim Topal tarafından bulunur.Bu araştırma Sabri Usta tarafından paylaşılır .Verici enkazının fotografları ve canlı yayın görüntüleri paylaşılır.Alaçatı vericisinin tarihçesinde ve yıllar sonra yerinin bulunmasında emeği geçen araştırmacılara Özgür Sanal ve Muhittin Soyutürk’e teşekkür ederim.
Kartpostalın basım tarihi 1908 sonrası olmalıdır .Çeşme Ilıca vericisinin yeri bilinmemektedir.