İstanbul ve çevre illerde hissedilen, Bursa merkezli 5.1 büyüklüğündeki deprem, Türkiye’nin deprem gerçekliği ile yüzleşmesi gerektiğini bir kez daha gündeme getirdi. İstanbul Teknik Üniversitesi’nden Prof. Dr. Naci Görür, “Marmara’daki faylarda kuzey koluna odaklandığımız halde, güney hattında daha fazla stres biriktiğini” belirterek, bu bölgenin deprem riskine dikkat çekti. Ayrıca Prof. Dr. Görür, “Deprem beklediğimiz fayın güney alanları neredeyse 10 kat daha fazla stres biriktiriyor” ifadelerini kullanarak, Bursa, Balıkesir, Bandırma, Mudanya ve Gemlik şehirlerinin risk altında olduğunu vurguladı.
Deprem planlaması konusunda da uyarılarda bulunan Prof. Dr. Görür, “Depreme karşı yapılacak planlama tüm ülkeyi kapsamalı. Sadece şehirler değil, tüm yerleşim alanları önlem kapsamına dahil edilmeli” şeklinde konuştu. Marmara Denizi’ndeki fay hatlarının sürekli takip edildiğini vurgulayan Prof. Dr. Şener Üşümezsoy ise, “Biz yaptığımız araştırmalarda Marmara’nın güney bölgelerinde de risk olduğunu daha önceden ifade etmiştik ama bu o dönem çok dikkate alınmamıştı” diyerek, Mudanya’daki depremlerin önemini vurguladı. Jeoloji Yüksek Mühendisi Prof. Dr. K. Erçin Kasapoğlu’nun da, “Kuzey Anadolu fayının Marmara’da üç farklı kola ayrıldığını” ve “olası Marmara depreminin güney bölgelerinde de hissedilmesinin oldukça muhtemel olduğunu, ancak güney hattında ciddi bir hasar beklemediğini” belirttiği bu açıklamalar, Türkiye’nin deprem riskleri konusunda daha bilinçli ve hazırlıklı olması gerektiğinin altını çiziyor.
