Evli çiftlerin ilişkileri her zaman hassas bir denge gerektirir ve bu denge, kimi zaman söylenen sözlerle bozulabilir. Yakın tarihli bir Yargıtay kararı, evli çiftler arasındaki iletişimdeki bu hassasiyeti ön plana çıkardı. Show TV’de yer alan habere göre, tartışma anında eşine “Bana karı çok” diyen bir koca, kusurlu bulunarak boşandığı eşine tazminat ödemeye mahkum edildi. Bu karar, boşanma davalarında önemli bir emsal teşkil ediyor.
Evliliğin zorlu sularında yıllarca süren bir çiftin hikayesi, bu kararla yeni bir boyut kazandı. Bir kadın, evliliğindeki zorlukları dile getirirken, kocasının sözlerinin sadece duygusal anlamda değil, aynı zamanda psikolojik ve ekonomik olarak da şiddet içerdiğini vurguladı. 5 yıllık evliliğin sonunu getiren bu cümle, “Bana karı çok, sana erkek…” oldu. Bu sözler, sadece bir tartışma anında sarf edilen sözler olmaktan öte, bir kadının onurunu zedeleyen ve gururunu inciten bir nitelik taşıdı.
Yargıtay Kararı Verdi
Ayşe Hanım, bu sözleri kabul edilemez buldu ve mahkemeye başvurdu. Yargıtay, bu sözleri ‘duygusal şiddet’ olarak değerlendirerek, kocanın tazminat ödemesine hükmetti. Bu karar, boşanma süreçlerindeki duygusal şiddetin tanımına ve sonuçlarına dair önemli bir referans noktası oldu.
Kararın temyize gitmesiyle birlikte süreç daha da ilginç bir hal aldı. Eski eş, kararın iftira olduğunu iddia etse de, yüksek mahkeme kararı değiştirmedi. Tarafların birbirlerine yönelik hakaretleri, küçümsemeleri ve aşağılamaları, duygusal şiddet kapsamında değerlendirildi ve Ayşe Hanım’ın kadınlık gururunun incindiği vurgulandı. Yargıtay’ın bu kararı, duygusal şiddetin somut sonuçlarının altını çizerek, evli çiftler arasındaki iletişimin önemini bir kez daha gözler önüne serdi. Bu karar, gelecekteki boşanma davalarında emsal teşkil edebilir ve çiftler arasındaki iletişimde daha fazla dikkatli olunmasını sağlayabilir.
