Uygur Araştırmaları Merkezi başkanı Abdülhakim İdris’in “Kızıl Kıyamet” isimli eserinden Endonezce’ye çevrildi.
Kapitalist emellere sahip bir komünist rejim, ekonomik ilerleme ve sömürgeci misyonu uğruna insan haklarını ve milyonlarca insanın hayatını nasıl feda edebilir?
Çin, hem ekonomik hem de politik açıdan zayıf ülkeleri nasıl akıllıca hedef alarak, bu ülkelerdeki Çinli şirketlere yatırım izni verilmesi koşuluyla, baştan geri ödenmesi imkansız olan krediler sağlıyor?
Müslüman ülkeler nasıl Çin’in “borç tuzağına” hapsolup Çin’in çıkarlarına boyun eğip itaat edebiliyorlar?
Abdülhakim İdris’in Kızıl Kıyamet isimli eseri İngilizce ve Arapça’dan sonra Endonezce’ye çevrildi
Bu kitap, Uygur hakları aktivisti olan Uygur Abdulhakim İdris’in kişisel ve entelektüel bir tanıklığıdır. Abdülhakim İdris, 18 yaşındayken (1986’da) Çin işgali altındaki memleketi Doğu Türkistan’dan Pekin üzerinden ayrılmak zorunda kaldı, ardından Sibirya üzerinden Moskova şehrine doğru yola çıktı.
Okumadan Geçme Çin’in ömür boyu hapis cezası verdiği Rahile Davut’un kızından akademisyenlere çağrı
O ve birkaç arkadaşı Moskova’dan önce İstanbul’a, ardından Suudi Arabistan’a, oradan da El Ezher Üniversitesi’nde okumak üzere Mısır’a geldi. Sadece okumak için değil, o dönemdeki komünist rejimin zulmünden kendini kurtarmak için de gitmişti.
Anne babası ve kardeşleri hayatta kalamazken, El-Ezher’deki eğitimini tamamladıktan sonra (1990’da) Abdülhakim İdris, kaçınılmaz olarak tutuklanacağı için Doğu Türkistan’a dönmemeyi seçti ve 2009’a kadar maceralarına ve mücadelelerine Almanya’da devam etmek zorunda kaldı.
Abdulhakim İdris, 2009’dan beri Amerika Birleşik Devletleri’nde yaşıyor ve şu anda Uygur Araştırmaları Merkezi’nin İcra Direktörü. Uygur ulusunun insan hakları ve bağımsızlığı konularını dünyanın geri kalanına tanıtan bir düşünce kuruluşu.
Okumadan Geçme Uygurların milli hafızasında silinmeyecek acı: URUMÇİ KATLİAMI
Kitap, Çin’in İslam dünyasını nasıl sömürgeleştirdiğinin ve aynı zamanda Doğu Türkistan’daki Uygur Müslümanlarına karşı soykırım yaptığının tam bir resmini sunuyor.
Abdülhakim İdris kitaba Doğu Türkistan ve Çin’in kaçınılmaz olarak Uygur Müslümanlarını ve diğer Müslüman toplulukları hedef alan siyasi ve ekonomik manevralarıyla başlıyor.
Bu bağlamda, toplama kampları, Çin fabrikalarındaki zorla çalıştırma sistemi, Uygur kadınlarının hamilelikten kısırlaştırılması, zorla çalıştırılanların organ alım satımı ve Doğu Türkistan’daki Han göçü uygulamaları hakkındaki korkunç gerçekleri keşfedeceğiz.
Çeşitli uluslararası medyanın araştırmacı haberlerine, hayatta kalanların tanıklıklarına ve çeşitli araştırmacıların akademik araştırmalarına dayanan bu kitap, Müslüman ülkelerin yaşadığı karanlık ve gerçek bir hikayeyi ve elbette iki zor seçim yapmak zorunda kalan Doğu Türkistan’daki Uygur Müslümanlarının üzücü hikayesini sunuyor; Esir alınıp öldürülme kaderiyle anavatanda yaşamak ya da kendini savunmak ve anavatanın kaderi için savaşmak için diaspora yapmak.
