Şimdi Ötüken Birliği Partisi Genel Başkan Vekili olarak, içimizde pkk ve fetö ile uzaktan iltisaklı dahi tek bir üyemiz bulunmadığına, hiçbirimiz hiçbir tarihte pkk ile masaya oturmayı bırakın silah namlularının öne eğilmesini bile kabul etmediğimize göre, bu örgütleri bizim kadar sert ve net lanetleyen tek bir parti bulunmadığına göre (AKP Dahil)ben kafama takılan bazı soruları soma hakkını kendimde buluyorum.
Bu operasyon bir kurtarma operasyonu ise Sayın Milli Savunma Bakanı nasıl “başarılı bir operasyon” diyebiliyor?
Yok eğer imha operasyonu ise içeride 13 evladımızın rehin tutulduğu istihbaratı alınamamış mıdır?
Genelkurmay Başkanımızın yaptığı açıklamalardan anlıyoruz ki, bölge askeri olarak iyi analiz edilmiş hatta benzeri bölge oluşturularak öncesinde talim dahi yapılmış.
Ancak ilk inişte operasyonu yönetecek 2 si yüzbaşı 3 askerimiz şehit düşmüş.
Tüm bunlar bize şunu gösteriyor; operasyon öncesi yeterli dinleme ve takip yapılamamış, burada bir hapishane olduğu ve içerisinde rehineler olduğu istihbaratı alınamamış.
Ya da böyle bir istihbarat yetkililer tarafından dikkate alınmamış.
Milli Savunma Bakanımızın açıklamalarına göre operasyon süpürme ve imha operasyonu olarak başlamış sonrasında ise bir kurtarma operasyonuna dönmüş ancak toplamında 16 şehit ile neticelenmiştir.
Efendim karşı tarafta 50 üzeri ölü varmış, 500 terörist gebermiş olsa ne olur?
50 si veya 500 ü benim bir fidanım eder mi?
Devlet idaresinde başarısızlığın mazereti olmaz hele ki neticesi şehitler ise hiç olmaz.
Olan olmuştur o bir gerçek. Şimdi yapılması gereken öncelikle bu başarısız operasyon ile ilgili gerekli soruşturmanın yapılması, ihmali ya da beceriksizliği bulunanlar her kim ise görevden alınmaları veya istifa etmeleridir.
Kabahat, her türlü uyarıya rağmen onay veren siyasi makamlar ise, o makamlar istifa etmelidir. Bu demokrasinin de hayatın olağan akışının da neticesidir.
Başarısızlıkta sorumlunun istifasını istemek bir hakaret değil bir haktır.
Önemli olan bu siyasi makam kimdir?
Geçtiğimiz günlerde istifa eden Ekonomiden sorumlu Bakanımız çok başarılı idi de Barcelona veya Real Madrid den gelen teklif nedeni ile mi istifa etti?
Mesela 16 şehide rağmen bu operasyonu başarılı bulan, elini yüzünü yıkarken havlusunu tutacak kadar yakınındaki emir subayının fetöcü olduğunu anlamayan, Cumhurbaşkanlığı’na önerdiği listeden seçilen 4 başyaver in 4 ünün de fetöcü çıktığı, Hakan Fidan ile darbe yapıldığına ve alınacak önlemleri görüştüğü toplantı sonrası darbecilere esir düşen ve bunca hadise sonrası Bakan olan ama hala Kara Kuvvetleri İstihbarat Dairesi’nin başına (Kara Kuvvetleri Komutanı’nın kesin muhalefetine rağmen) fetöcü önerenler kusurlu ise onlar istifa etmelidir.
Sayın İçişleri Bakanımız dan da beklentimiz verdiği sözü zamana bırakmadan ivedilikle tutmasıdır.
Biz bu sözün takipçisi olacağımızı şimdiden üstüne basarak belirtiyoruz.
Son olarak İyi Parti Genel Başkan Yardımcısı Sayın Ağıralioğlu’nun HaberTürk kanalındaki bir tartışma programında söylediği “Herhalde Karayılan’ı alacaklardı, galiba acele ondandı” gibi iktidar kanadındaki kimsenin aklına gelmeyen ve dolayısı ile telaffuz edilmeyen bir bahane, bir kılıf bulma çabasını da, bizce AKP takdir e şayan bulmuştur diyor ve bu göz kırpmaların bizim de gözümüzden kaçmadığını buraya not olarak düşüyoruz.
