• İmsak 00:00
  • Güneş 00:00
  • Öğle 00:00
  • İkindi 00:00
  • Akşam 00:00
  • Yatsı 00:00
  • İFTARA KALAN SÜRE 00:00:00
İMSAKİYE 2024 - İstanbul

Neşet Ertaş ‘Bozkırın Tezenesi’

featured

 ‘Bozkırın Tezenesi’ olarak bilinen türkücü Neşet Ertaş, vefatının 8’inci yılında anılıyor. Neşet Ertaş nereli? Neşet Ertaş Devlet Sanatçılığını neden reddetti?

Neşet Ertaş, ilkokula gittiği yıllarda önce keman, sonra da bağlama çalmayı öğrendi. Babası Muharrem Ertaş ile birlikte yörenin düğünlerinde sazı ile türküler söylemeye başladı. Ertaş, etkilendiği tek kişinin babası Muharrem Ertaş olduğunu söyler. Bu durumu şu şekilde ifade eder; “Babamla ben aynı ruhun insanlarıyız.”

Neşet Ertaş, Kırşehir ve ardından 2 yıl da Kırıkkale’de bulunduktan sonra 1957 yılının sonunda İstanbul’a gelerek Şen Çalar Plak’ta ilk plağını Neden Garip Garip Ötersin Bülbül adı ile babası Muharrem Ertaş’a ait bir türküyle çıkarır. 2 yıl İstanbul’da çalıştıktan sonra Neşet Ertaş Ankara’ya yerleşir ve sahne hayatına burada devam eder. 1962’de İzmir Narlıdere’de askerliğini yapar. Askerliğini yaptıktan sonra Ankara’da çalıştığı gazinoda Leyla isminde bir kızla tanışır ve hemen evlenir. Babası Muharrem Ertaş, Neşet’in bu evliliğine şiddetle karşı çıkar. Bu olaylardan sonra Neşet Ertaş ve Muharrem Ertaş uzun yıllar konuşmazlar. Neşet Ertaş ve Leyla Ertaş’ın bu evlilikten Döne, Canan adında iki kız ve Hüseyin adında bir erkek çocukları olur. 7 yıl evli kaldıktan sonra 1970’lerin başlarında ayrılırlar.

Yaşayan Hazineydi

Abdallık kültürünün yaşatması sebebiyle ”UNESCO Somut Olmayan Kültürel Mirasın Korunması Sözleşmesi” kapsamında, Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından ”Yaşayan İnsan Hazinesi”  ilan edildi.

25 Nisan 2011 tarihinde İTÜ Devlet konservatuvarı tarafından fahri doktora ödülünü almış, bağlamadaki tavrı ve türküleri konservatuvarlarda ki öğrenciler  ders olarak görmüştür.

Devlet Sanatçılığını Kabul Etmedi

2000 yılında  Dönemin Süleyman Demirel tarafından kendisine verilmek istenen ”Devlet Sanatçısı” unvanını ” Herkes bu devletin sanatçısı” diyerek kabul etmedi.

Tek Kızgınlığı TRT’ye

Sanatçının hayatta ki tek kızgınlığı TRT’ye olmuştur.

Ben ve benim gibilere TRT kapısını tam olarak açmadığı için özel
kanallardaki şov sanatçılarının yanında programlara çıkmak zorunda kalıyoruz. Bizim vergilerimizle yayın yapan TRT, benim gibi sanatçıları sadece bir programda konuk etmekle kalmamalı, devamlı bir program vermeli. Sazı ve sözü dinlenir ozanlar o programda dönüşümlü olarak yer alırsa, bu sayede sesleri yeni nesillere direkt ulaşabilir. Bu nedenle TRT’den şikayetçiyim, hayatımda çok isteyip dolmayan şey budur herhalde.”  açıklamasını yapmıştı.

Mezar taşında ”Sakin ol ha, insanoğlu. İncitme canı, her can bir kalp, Hakk’a bağlı. İncitme canı, incitme.” yazısı yazmaktadır.

İçindekiler

0
alk_la
Alkışla
0
sevdim
Sevdim
0
k_zg_n
Kızgın
0
_a_rm_
Şaşırmış
0
be_enmedim
Beğenmedim
Neşet Ertaş ‘Bozkırın Tezenesi’