Tarikatlar, siyasi partiler için oy toplama sahasıdır

featured

23 Haziran 2023 tarihinde gerçekleşmesi beklenen Cumhurbaşkanlığı seçimi ve Genel Seçime 6 ay gibi çok az bir süre kaldı. Yani 195 gün kaldı. Cumhur İttifakı’nın adayı açık, net bir şekilde belliyken, Millet İttifakı’nın adayı hala belli değil. Geçtiğimiz haftalarda 6’lı masa 250 gazetecinin davet edildiği bir toplantı düzenlemişti. Bu toplantı ülke genelinde ses getirdi ama toplantının içeriği izlenimlerime göre pek ses getirmedi. İstanbul Büyükşehir Başkanı Ekrem İmamoğlu’da tüm CHP’lilerin adayının CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu olduğunu söyledi. Yani Ekrem İmamoğlu’nunda Cumhurbaşkanı adayı olmayacağıda teyit edilmiş oldu. Kemal Kılıçdaroğlu, Cumhurbaşkanı adaylığı için İYİ Parti, Demokrat Parti’nin desteğini arkasına almasına rağmen, Gelecek Partisi ve DEVA’nın çekimser bir rol izlediğini görebiliyoruz.

Hadi Cumhurbaşkanı adayını bir kenara bırakalım. Millet İttifakı’nın siyasi haritasıyla, gelecek planlamasıyla ilgili halka inemediği de aşikar. Millet İttifakı’ndaki siyasi partilerin Genel Merkezlerindeki siyasetiyle, il ve ilçe örgütlerinin yaptıkları siyasetlerinde bir tutarsızlık mevcut, farklı diller kullanıldığını, farklı görüşler bildirildiğini duyuyorum, görüyorum. Maalesef bu durumda şu anlayışı doğuruyor: “Cumhurbaşkanı adayı sandalye olsun ona oy veririm” Şaşkınlıkla, üzelerek sormak istiyorum, Bu anlayış kimin işine yarar?

Geçtiğimiz günlerde şöyle bir tweet atarak içinde bulunduğumuz durumun ekonomik yönden vahimliğini şu sözlerle aktarmaya çalıştım; “10 ay önce 4.50 TL’ye bulduğuma sevindiğim Ay çekirdeğinin fiyatı 12.50 TL olurken, Millet İttifakı’nın Cumhurbaşkan adayı hala belirsizlğini koruyor.” 10 ayda sadece ay çekirdeğinin zam durumu bu haldeyken, yeni yıl ile üzerine gelecek zamları düşünmek dahi korkutuyor beni.

Tarikatları Kapatacak Var mı Babayiğit? 

Geçtiğimiz günlerde gündeme bomba gibi düşen Hiranur Vakfı kurucusu Yusuf Ziya Gümüşel’in 6 yaşındaki kızı 29 yaşındaki Kadir İstekli ile dini nikahla evlendirdiği iddiası çokça tartışıldı, tartışılmaya devam ediyor. Bu olay tarikatlarda dönen dolapları bir kez daha gözlerle önüne sererken, olayla ilgili ilk duruşma 22 Mayıs’ta gerçeleşecek.

Kendimi bildim bileli tarikatlarda yaşanan skandalların ardı arkası kesilmeden devam ediyor. Türkiye’nin acı gerçeği şudur; Siyasi partiler için memleketçilik yapan dernekler nasıl oy potansiyeli ise, tarikatlarda siyasi partiler için oy potansiyelidir. Lütfen kendimizi kandırmayalım, hepimiz Türkiye’de “Siyaset” isimli tiyatro oyunun içinde futbol topu gibi çevriliyoruz. Vatandaşların kanını emen, manevi duygularına hükmeden tarikatları kapatacak var mı babayiğit?

Bu yazımı Albert Camus’un şu sözleriyle noktalamak istiyorum; “Mutluluk, bizi zorlayan kadere karşı kazanılan zaferlerin en büyüğüdür”

Sevgiye kalın…

 

0
alk_la
Alkışla
0
sevdim
Sevdim
0
k_zg_n
Kızgın
0
_a_rm_
Şaşırmış
0
be_enmedim
Beğenmedim
Tarikatlar, siyasi partiler için oy toplama sahasıdır