DEVA Partisi, Gelecek Partisi ve Saadet Partisi arasında bir süredir devam eden Meclis’te grup kurma çalışmaları tıkandı. Üç parti de kendi kimliklerini korumak istediği için ortak bir çatı altında birleşmeye yanaşmadı.
Üç liderden ortak açıklama
14 Mayıs’ta yapılan genel seçimlerde CHP listelerinden milletvekili seçilen DEVA Partisi 15, Gelecek Partisi 10 ve Saadet Partisi 10 milletvekili ile TBMM’ye girdi. Meclis’te grup kurabilmek için en az 20 milletvekili gerekiyor.
Bu nedenle üç parti arasında Meclis’te grup kurma konusunda görüşmeler başladı. DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu ve Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu bir araya gelerek, siyasi işbirliği modellerini masaya yatırdı.
Üç lider, yaptıkları ortak açıklamada, “TBMM çalışmalarında ortak grup oluşturma başta olmak üzere siyasal işbirliği modelleri konusunda istişarelerde bulunulduğu” ifade etti. Ayrıca görüşülen konuların partilerin yetkili kurullarında değerlendirileceği ve sonucun kamuoyuyla paylaşılacağı belirtildi.
Masadaki formüller
Kulislere yansıyan bilgilere göre, üç parti arasında masaya getirilen formüller şöyle:
- Her parti 7’şer milletvekili vererek yeni bir parti ya da oluşum altında grup kuracak. Böylece partiler kalan milletvekilleriyle kendi kimliklerini sürdürecek.
- Meclis grubu her siyasi parti tarafından dönüşümlü olarak temsil edilecek.
- Meclis grubu Saadet Partisi çatısı altında kurulacak.
Ancak hiçbir formül için nihai karar verilmedi. Görüşmelerin önümüzdeki hafta da devam edeceği öğrenildi.
Yeneroğlu: Ortak grup modeline hayır dedik
Öte yandan DEVA Partisi İstanbul Milletvekili Mustafa Yeneroğlu, katıldığı bir televizyon programında, üç partinin Meclis’te grup kurma düşüncesinin sona erdiğini duyurdu.
Yeneroğlu şunları söyledi: “Üç parti, kendi içinde değerlendirmeler yaptı. Netice itibariyle biz DEVA Partisi olarak kendi teşkilatlarımız, il başkanlarımız ve genel merkez yönetim kuruluyla yaptığımız toplantıların neticesinde ortak bir meclis grubu modeline arkadaşlarımız büyük bir ekseriyetle uygun olmadığını düşündü. Parti kimliğimizin ön plana çıkması noktasında bu modelin sorun doğuracağını düşündü. Zannedersem Saadet Partisi’nde de aynı görüş ortaya çıktı. DEVA Partisi’nde de arkadaşlarımızın çok büyük bir ekseriyeti ortak grubun ciddi komplikasyonlar doğuracağını ve üç partinin de kendi politikalarını, kendi kimliğini yıpratacağını ve bu sebepten dolayı bu modelin uygun olmadığı kanaatine vardık. O açıdan bu modele arkadaşlarımız hayır dedi.”
İçindekiler
